Hukukçulardan Ahmet Özer mütalaası: Hukuksuzluğu 4 maddede anlattılar

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözüer, Prof. Dr. Kemal yıldız ve anayasa hukukçusu Doç. Dr. Tolga Şirin Esenyurt Belediye Lideri Ahmet Özer’in yakalama gözaltı ve arama süreçleri ile tutuklanması hakkında bilimsel bir mütalaa hazırladı.

Mütalaada, “64 yaşında olan kuşkulu hakkında ayrıca pek çok muhafaza önlemine hükmedilebilmesi mümkünken tutuklanmasına karar verilmesinin ölçülü olmayacağı, tüm bu konular çerçevesinde Ahmet Özer hakkında verilen tutuklama kararının hukuka muhalif olduğu değerlendirilmiştir” denildi.

TUTUKLULUĞA KARŞIN KISITLILIK KARARININ DEVAMI HUKUKA AYKIRI

Bilimse mütalaada, hukuksal değerlendirmeler 4 hususta şöyle sıralandı:

“1. Telekomünasyon yoluyla bağlantının tespiti, teknik ve fiziki takip ve arama el koyma muhafaza önlemlerinden elde edildiği sav edilen tape, dijital döküman vs tarafından yapılacak bir değerlendirmede kelam konusu muhafaza önlemlerine dair hukuka uygun bir hakim kararının olup olmadığı ve önlemin hukuka uygun surette uygulanıp uygulanmadığı büyük değer arz etmektedir. Fakat soruşturma kapsamında uygulanan kısıtlama kararı hasebiyle bu konuda bir kıymetlendirme yapılamamıştır.

2. Somut olayda soruşturma istikametinden CMK 153 gereği bir kısıtlama kararı verilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu karar tarafımızca incelenemediğinden kanun bu kararın verilebilmesi için aranan şartların sağlanıp sağlanamadığı değerlendirilememiştir. Bununla birlikte Ahmet Özer hakkında yürütülen soruşturma kapsamında kuşkulu hakkında tutuklama kararının verilmiş olması karşısında kısıtlama kararının devamı artık başlı başına hukuka ters hale gelmiştir.

‘KAÇAĞINI DÜŞÜNMEK HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA UYGUN DEĞİL’

3. Somut olaydaki tüm hususiyetler dikkate alındığında Ahmet Özer’in tabire çağrılmasına karşın gelmeyeceği, bilakis kaçacağı ve bu suretle kendisine ulaşılamayacağı konusunda bir yargıya varılması mümkün gözükmemektedir. Hakikaten söz sırasında yöneltilen sorulardan anlaşıldığı üzere Ahmet Özer’in tabire çağrılması durumunda kaçacağını ortaya koyabilecek somut bir rastgele data ortaya konulmadığı üzere İstanbul’un hatta Türkiye’nin en kalabalık ilçesinin belediye başkanı olması dolayısıyla sürekli kamuoyunun ilgisi altında 64 yaşında bir siyasi, belediye başkanı ve akademisyen gerekli kanıt desteği olmadığı için hayli soyut mahiyetteki terör örgütüne üye olma üzere suçlama karşısında tabire gitmekten imtina edeceği ve kaçağını düşünmek hayatın olağan akışına uygun da değildir. Bu istikametiyle somut soruşturmada uygulana yakalama ve gözaltı muhafaza önlemlerinin hukuka muhalif olduğu değerlendirilmiştir.

4. Tutuklama koşulları istikametinden yapılan değerlendirmede,
Somut olayda tutuklama kararında kuvvetli kabahat kuşkusuna destek gösterilen konuların bu nitelikleri taşımadığı hasebiyle tutuklama kararı verilebilmesi için gerekli olan somut kanıtlara dayanan kuvvetli kuşkudan kelam edilemeyeceği; Ahmet Özer istikametinden kaçma kuşkusu, saklanması yahut kaçacağı kuşkusunu uyandıran rastgele bir somut olgunun gösterilmiş olmadığı tam tersine belediye liderinin hakkında yürütülen bir soruşturma nedeniyle kaçması yahut saklanmasının hayatın olağan akışında karşılaşılması mümkün bir durum sayılamayacağı, başka taraftan kuşkulu hakkında tutuklama kararı verildiği an itibariyle CMK’da yer alan pek çok müdafaa önlemlerine aslında başvurulmuş olduğu nazara alındığında şüphelinin davranışlarının kanıtları yok etme, gizleme, yahut değiştirme veyahut şahit mağdur yahut öbürleri üzerinde baskı yapılması teşebbüsünde bulunma konularında kuvvetli kuşku bahsetmenin de mümkün olamayacağı.

TUTUKLAMA KARARININ HUKUKA AYKIRI

Somut olayda tutuklanan Ahmet Özer’in bir belediye başkanı olduğu hakkında yalnızca tek bir cürüm tipi ilgili istinaden kelam konusu olduğu ve istinadın da büsbütün tapelere, tutanaklara ve esasen bunların yorumuna dayanmakta olduğu, 64 yaşında olan kuşkulu hakkında ayrıca pek çok muhafaza önlemine hükmedilebilmesi mümkünken tutuklanmasına karar verilmesinin ölçülü olmayacağı, tüm bu konular çerçevesinde Ahmet Özer hakkında verilen tutuklama kararının hukuka muhalif olduğu değerlendirilmiştir.”

(HABER MERKEZİ)